İstanbul'un, simgesel olarak belki de Türkiye'nin Batı'ya dönük yüzü olarak görülen Beyoğlu'ndayız. Taksim Meydanı'nın çehresindeki değişiklik, Atatürk Kültür Merkezi'nin (AKM) yıkılmasına paralel olarak hemen karşısında inşa edilen caminin yükselmesiyle kendini iyice gösterir oldu. Yeniden yapılmak sözüyle yıkılan AKM yaklaşık 50 yıl önce inşa edildiğinde dünyanın en büyük sanat merkezlerinden biriydi.
Bu değişiklikler, iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) Beyoğlu ve Taksim'e vurduğu son damga oldu. 1990'ların başlarından itibaren hızla dönüşerek lüks mağazalara, kitapçılar, kafeler ve rock-barlara ev sahipliği yapmaya başlayan Beyoğlu'nun kalbi İstiklal Caddesi ise, bugün herhangi bir Ortadoğu kentinin ana caddelerinden birini andırıyor.
Cadde boyunca Türkçe'den sonra en çok konuşulan dil, son yıllarda hızla artan Arap turistler nedeniyle Arapça. Dükkanlar da çoğunlukla bu değişime ayak uydurmuş durumda. Kafelerin, kitapçıların yerlerinde Arapça tabelalarıyla lüks tatlıcılar, nargile kahveleri ve lokantalar var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder